Ans/p/ PARİS ANTLAŞMASI

PARİS ANTLAŞMASI (30 MART 1856)

Kırım savaşı sonucunda Paris’te Osmanlı Devleti, İngiltere, Piemonte, Prusya, Avusturya ve Rusya arasında imzalanan antlaşma.

Kırım Savaşı Rusların büyük hezimeti ile sonuçlanmış, Osmanlı Devleti’nin de maddi bütün kaynakları erimiştir. Osmanlı Devleti ilk borçlanmasını bu savaş sırasında yapmıştır. Avusturya imparatoru, tarafları barışa davet etmiş ve imzalanacak barışın esasları bir ültimatomla bildirilmiştir (16 Aralık 1855). Bu şartlar şöyledir;

1-Eflak, Boğdan ve Sırbistan büyük devletlerin himayesi altında olacak; Osmanlı Devleti bu beyliklere askeri bir müdahalede bulunamayacak;

2-Barışı imzalayan devletlerin denetimi altında Tuna’da gemi işletilmesi serbest olacak;

3-Karadeniz tarafsız olacak ve Osmanlı Devleti Avrupa devletler topluluğuna girecek;

4-Osmanlı topraklarındaki Hıristiyan halk, padişahın teminatı altında olacak.

Rusya bu şartları kabul ettiği için konferans 25 Şubat 1856’da Paris’te toplandı.

Osmanlı Devleti’ni sadrazam Ali Paşa, Paris elçisi Mehmed Cemil Bey, Beylikçi Afif Bey, Divan tercümanı Nureddin Bey, Sır katibi Arifi Bey, Tanzimat Meclisi katiblerinden Celal Bey, Tercümane odası katibi Kostaki Efendi; Fransa’yı Hariciye nazırı Kont Welewski ve Baron de Bourgueney; İngiltere’yi Lord Clarendon ve Lord Cowley; Avusturya’yı Kont Boul Schavenstein, Baron Hübner, Rusya’yı Prens Orloff ve Baron Brunnow; Piemonte’yi Kont Cavour ve Marki Salvatore di Villamarina; Prusya’yı Baron Olto Theodor von Manteuffel ile Paris elçisi Franz von Hatzfeldt temsil etti.

30 Mart 1856’da imzalanan antlaşma ile taraflar aralarındaki savaşa son verdiler. 34 maddeden meydana gelen antlaşma ile Rusya Kars ve bu savaşta ele geçirmiş olduğu yerleri Osmanlı Devleti’ne geri verdi. Müttefikler de Sivastopol, Balaklava, Gözleve, Kerç, Yenikale, Kılburun’u Rusya’ya geri verdiler. Bütün savaş esirleri karşılıklı olarak serbest bırakıldı. Avrupalı devletler Osmanlı Devleti’nin Avrupa devletler topluluğuna girmesini kabul ettiler ve topraklarının bütünlüğü ve bağımsızlığını garanti altına aldılar. Ayrıca antlaşmayı imzalayan devletlerden bir veya birkaçı ile Osmanlı Devleti’nin arası açılırsa, diğer devletler arabuluculuk görevini üstleneceklerdi. Karadeniz bütün savaş gemilerine kapalı, ticaret gemilerine açık olacaktı. Tuna gemi işletmeciliğini düzenlemek için Avrupalı devletler arasında bir komisyon kurulacaktır. Eflak, Boğdan beyliklerinde bir karışıklık çıktığında Osmanlı Devleti bu beyliklere müdahale için Avrupa devletleri ile görüşmek zorundaydı. Sırp Beyliği de anlaşmayı imzalayan devletlerin garantisi altında idi. Sırp Beyliği içişlerinde serbest dışişlerinde Osmanlı Devleti’ne bağlı olacaktı.