Ans/s/ SURİYE

SURİYE

Güney-Batı Asya’da, Akdeniz’in Doğu kıyısında bir ülke ve devlet.

Osmanlı Devleti’nin Suriye ile ilgilenmesi Sultan II. Beyazid devrinde başladı. Bu dönemde Suriye kuzey geçitlerini ele geçirmek için Memluklularla savaşan Osmanlılar bir sonuç elde edemediler. Sultan Yavuz Selim Memluk Sultanı Kansu Gavri’yi Dabık ovasında yenerek Suriye’yi Osmanlı hakimiyeti altına aldı (24 Ağustos 1516).

Ertesi yıl, Memluk Beylerbeyi Canberdi Gazali’nin Suriye’yi geri almak üzere giriştiği hareket, Gazze yakınlarında Han Yunus’ta Hadım Sinan Paşa tarafından kırıldı. Bundan sonra Suriye, Osmanlı idaresince Halep, Şam ve Trablus-Şam beylerbeyilikleri olmak üzere, üç eyalete ayrıldı. Buna daha sonra Sayda eyaleti de eklendi.

Suriye’de ikinci büyük ayaklanma Cebel-i Düruz’da iktidarı ele geçiren Maan oğullarından Fahreddin’in ayaklanmasıdır. Bu isyan 1653’e kadar sürdü. Başka bir ayaklanmayı da Şam Beylerbeyi Köprülüzade Fazıl Ahmed Paşa bastırdı.

XVIII. yüzyılın ikinci yarısında, Safad şeyhi Zahir, Mısır’da iktidarı elinde tutan Melik Ebü’z-Zeheb ve Ali beylerin desteğine güvenerek baş kaldırdı. Akka Kalesi’ni tahkim ederek direnişe geçti ise de, 1775’de burada öldürüldü.

Akka’ya yerleşen Cezzar Ahmed Paşa, 1799’da Napoleon Bonapart’ı Akka önünden geri püskürtmekle büyük ün yaptı. Mehmed Ali Paşa’nın Mısır’ı yarı müstakil bir devlet haline getirmesi, Suriye için yeni bir tehlike doğurmuştu. Sayda valisi Abdullah Paşa’nın Mehmed Ali Paşa’nın isteklerini reddetmesi Mısır valisinin ayaklanmasına ve oğlu İbrahim Paşa komutasındaki Mısır ordularını Suriye’ye sevk etmesine sebep oldu. Abdullah Paşa Akka’da yedi ay direndi ve sonra teslim olunca, güney Suriye Mısırlıların eline geçti. Osmanlı kuvvetleri Temmuz 1822’de Humus’ta yine yenilgiye uğrayınca, Belen geçidine kadar Kuzey Suriye de Mısırlıların kontrolüne girdi. Ancak Nablus yöresindeki Nusayrileri itaat altına almaya uğraşan İbrahim Paşa’nın durumundan yararlanmayı düşünen Sultan II. Mahmud, Kütahya Antlaşması’nı bozarak, Hafız Paşa kumandasında bir orduyu Suriye’ye sevk etti. Ancak, Hafız Paşa, 1839’da Nizip’te İbrahim Paşa’ya yenildi.

Bu arada Emir Beşir, Büyük Lübnan devletinin kurulma zamanının geldiğini iddia ederek Mısırlılara karşı büyük bir ayaklanma başlattı. Ancak başarılı olamadı. 1860’ta Marunilerle Dürziler arasında başlayan çatışmaya Müslümanlar da katılınca, durum büyük bir isyan manzarası aldı. Fransa olaylara müdahale ederek Beyrut’a asker çıkardı. Olağanüstü yetkilerle Suriye’ye gönderilen Fuad Paşa aldığı sıkı tedbirlerle isyanı bastırdı. Böylelikle yabancı müdahalesi önlenmiş oldu. 1864’te Suriye, Halep ve Şam vilayetleri olmak üzere ikiye ayrıldı. 1888’de ise, Beyrut vilayeti özel bir statüye kavuşturuldu. 1881-1883 yılları arasında bugün İsrail adını alan Hayfa sancağı topraklarında ilk Siyonist kolonilerin kurulmasına başlandı.

Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı’na katılınca Cemal Paşa, olağanüstü yetkilerle Suriye cephesi kumandanlığı ve genel valiliğine getirildi. 1915 Süveyş harekatı başarısızlıkla sonuçlanınca, Osmanlı ordusu Gazze hattında savunmaya geçti. İngilizlerin baskısı üzerine Yafa’nın kuzeyinde Ürdün’e kadar uzanan bir hatta çekilen Osmanlı ordusu, Kasım 1917’de Filistin’i boşalttı. İngilizler Aralık 1.917′ de Kudüs’e girdiler. 19 Eylül 1918’de başlayan İngiliz taarruzu sonunda dağılan Suriye cephesi bir daha toparlanamadı. İngilizler Şam önüne geldiler. Böylece Osmanlı hakimiyeti 1918’de Suriye’de sona ermiş oldu.