ans/h/ HİCAZ

HİCAZ

Arap Yarımadası’nın batı kesiminde, kuzeyinde Akabe Körfezi, doğusunda Neced, batısında Kızıldeniz ve güneyinde de Asir-Leys bölgesi bulunan yer.

Osmanlılar, Hicaz’da hakimiyet kurmuş olan Vahhabilerin, Suriye ve Mısır hacılarını buradan kovması üzerine 1807 yılında Hicaz meselesini ele aldılar. 1813’de Mehmed Ali Paşa Mekke’yi işgal ederek Hicaz’daki ilk Vahhabi egemenliğine son verdi. 1845’e kadar Mısır valiliğinin kontrolü altında kalan Hicaz, daha sonra Abdülhamid tarafından halifelik nüfuzunun kuvvetlendirilmesi amacıyla özel bir ilgi gördü.

1908 yılında Hicaz şerifliğine getirilen Hüseyin, I. Dünya Savaşı başladıktan sonra İngiltere ile birlikte Osmanlı İmparatorluğu’nun aleyhine harbe girdiği takdirde, Mekke emirliğinin bütün haklarına sahip olacağı, her türlü yardımın kendisine yapılacağı, eğer hilafet peygamber sülalesine geçerse, İngiltere’nin kendisini tanıyacağı şeklindeki sözlerine dayanarak İngiltere ile anlaştı. 1916’da oğulları Ali ve Faysal, Mekke Emiri adına Arap bağımsızlığını ilan etti. Cidde, İngiliz donanmasının baskısı ile düştü ve Hicaz valisi Galip Paşa Taif’te teslim oldu. Medine 1918 Mondros Mütarekesi’ne kadar Fahreddin Paşa komutasında kendini savundu.

2 Kasım 1916’da kendisini Arap ülkeleri kralı olarak ilan eden Hüseyin’i, İngiltere sadece Hicaz kralı olarak tanıdı. Bu sıralarda İngiltere’nin desteğinde kurulan Hicaz ordusu ise İngiliz donanmasının himayesi altında 1917 yılında Akabe’yi işgal etti ve böylece Hicaz’daki Osmanlı hakimiyeti sona ermiş oldu.