Ans/E/ ESKİ SARAY

ESKİ SARAY

Biri İstanbul’da, diğeri Edirne’de yaptırılan iki saray.

Eski Saray (İstanbul) İstanbul’da yaptırılan Eski Saray, bugünkü İstanbul Üniversitesi merkez binasının bulunduğu yerde Fatih Sultan Mehmed tarafından, 1454-1457 yılları arasında yaptırılan saraydır.

Bu saray geniş bir alanı kaplamakta idi. Yapılarının bir kısmı Süleymaniye Camii yapılırken yıkılmış ve yerine de 1866’da eski Seraskerlik Dairesi (bugünkü üniversite merkezi binası) yapılmıştır.

Kaynaklara göre sarayı çevreleyen surların üzerinde kule bulunmadığı dört kapısının olduğu bunlardan birinin haremağalarının kontrolü altında ve daima açık tutulduğu, diğer kapının ise kapalı bulunduğu bilinmektedir.

Yeni Saray yaptırıldıktan sonra bu saray ölen hükümdarların kızları, kadınları, anneleri, cariyeleri ve gözdelerine ayrılmış, bunların hizmetleri için de çok sayıda haremağası, kapıağası, kapıcı, baltacı gibi görevliler konulmuştu.

Hükümdarlar yılın belirli günlerinde Eski Saray’a gelir, buradakilerle bay-ramlaşır; bazı oyun ve eğlenceleri seyrederlerdi.

IV. Murad devrinde, 1625-1632 yılları arasında onarılan bu sarayın çeşitli tarihlerde birçok yangın geçirmiş olduğu anlaşılmaktadır. III. Selim devrinde harem ağaları bölümünde, 1793’de de saray için deki helvahane ve aşçı ocaklarında büyük yangınlar çıkmış ve saray kullanılamaz hale gelmiştir. Eski Saray’ın yapılarından bugün iz yoktur.

Eski Saray (Saray-ı Atik) (Edirne)

I. Murad tarafından Edirne’nin alınışından sonra, 1366 yılında, kale dışında yaptırıldı. Yeri kesin olarak bilinmeyen bu sarayın Selimhan Camii yakınında Kavak meydanında olduğu tahmin edilmektedir.

Musa Çelebi bu sarayı büyüterek yüksek duvarlarla çevirmişti. II. Murad, Edirne’de en çok oturan ve bu saraya en çok ilaveler yaptıran padişah olmuştur. Bu saraya Kanuni Sultan Süleyman da birçok yeni ekler yaptırmış; IV. Mehmed, Muhasip Mustafa Paşa ile evlendirdiği kızı Hatice Sultan’a Eski Saray’ı ayırmıştı. Bu zamandan sonra Hatice Sultan Sarayı olarak da söylenmiştir. 1870 yılında Askeri İdadi’nin yanması üzerine, saray hükumete hediye edilmiş ve böylece uzun süre Saray-ı Atik’in arsasında Askeri İdadi Mektebi olarak kullanılan bina yapılmıştır.