Ans/p/ PREVEZE DENİZ SAVAŞI

PREVEZE DENİZ SAVAŞI (1538)

Osmanlıların tarih boyunca kazandıkları en büyük deniz zaferi.

Barbaros Hayreddin Paşa 1538’de İstanbul’dan ayrıldığı zaman Osmanlı-Mısır donanması Hindistan seferine çıkmıştı ve kara ordusu da Boğdan seferine çıkmak üzere idi. Aynı anda gerçekleşen bu muazzam üç sefer, Osmanlıların o günkü kudret ve ihtişamını göstermek bakımından çok önemlidir.

Barbaros Hayreddin Paşa İstanbul’dan ayrıldıktan bir ay sonra Girit Adası’na saldırmış, büyük tahribat yapmıştı. Ancak Girit’in fethi ile ilgili emir almadığı için adayı fethetmemişti. Bu arada Rodos ile Girit arasındaki adaları alıp imparatorluğa katmış ve İstanköy’e çekilmişti.

Girit’in tehlikede olduğunu gören Papalık ve Cherles Onint, acele olarak İspanya, Almanya, Venedik, Portekiz, Papalık, Malta, Ceneviz ve Floransa donanmalarından oluşan bir Avrupa armadası hazırlayıp Andrea Doria komutasında Barbaros Hayreddin Paşa üzerine göndermişlerdi.

Büyük bir Haçlı donanmasının gelmekte olduğunu, Divan-ı Hümayun Barbaros Hayreddin Paşa’ya bildirdiği zaman, büyük denizci İstanköy’de bulunuyordu.

Az sonra, Andrea Doria’nın Ege Denizi üzerindeki en büyük Türk denizi üssü olan Preveze’yi kuşatıp bombardımana başladığı öğrenildi. Barbaros Hayreddin Paşa önce Eğriboz’a, oradan da Rodos’un doğusundan geçerek Preveze’ye yöneldi. Bu arada Barbaros’un gelmekte olduğunu öğrenen Andrea Doria Korfu’ya çekildi ve donanmasını burada topladı. Doria’nın amacı, Osmanlı donanmasını Preveze Körfezi’ne çekip burada yok etmekti. Böylece bütün Akdeniz’e egemen olacaktı.

Barbaros Hayreddin Paşa Preveze’ye gelince ilk iş olarak bombardımandan hasar görmüş kaleyi onarttı. Sonra bütün amiralleri kaptanlık kadırgasına çağırdı ve görüşlerini aldı. Çoğunluk, körfezde kalma taraftarıydı. Barbaros ise boğazdan çıkıp açık denizde hesaplaşmayı uygun buldu.

Haçlı armadası 600’den fazla gemiden oluşuyordu. Bunların da 308’i savaş gemisiydi. Armadada forsalardan başka 60 bin asker vardı.

Osmanlı donanmasının ise 122 parça gemi ve forsalar dışında 20 bin askeri vardı.

Barbaros nihayet körfezden çıkmış ve donanma hemen hilal şeklini alarak ateşe başlamıştı. Turgut Reis, arkada yardımcı kuvvet olarak bırakılmıştı. Fakat Doria, ummadığı bir sırada böyle bir ateşle karşılaştığı için vuruşmayıp daha kuzeye çekildi.

Barbaros da aynı gece bunların hareketlerini izleyerek Aya Mavri Adası’nın güney batısındaki İncir limanına gelmişti.

28 Eylül sabahı iki donanma karşılaştı. Osmanlı donanması hilal şeklinde açılmıştı, Barbaros bütün kanatlara ve gemilere hakim bulunuyordu.

Osmanlı toplarının uzun menzilli olması da zafere ulaşmakta büyük pay sahibi olmuşlardır. Haçlı donanmasından atılan gülleler Osmanlı gemilerine ulaşmadan denize gömülüyorlardı. Bunu gören Andrea Doria donanmasına biraz daha yaklaşma emrini verdi. İşte tam bu sırada Barbaros, yarma hareketine girişti. Kısa bir anda Haçlı armadası birbirinden irtibatı kesilmiş bir kaç parçaya ayrıldı. Daha önce çevirme hareketiyle görevlendirilmiş olan Turgut Reis de hemen harekete geçti. Büyük açık deniz vuruşmasını tamamen kaybettiklerini ilk anlayan Cenevizli amiral oldu ve donanmasına çekilme emri verdi. Fakat Andrea Doria bu emri verdiği zaman karanlık basmak üzere idi.

128 savaş gemisi batmış, bir çoğu zapt edilmişti. Haçlı donanmasından arta kalan gemiler karanlıktan yararlanarak kaçtılar. Donanmanın bütün ışıkları söndürülmüştü ki, bu o devirde bir donanma için en büyük ayıptı.

Yaklaşık beş saat süren bu açık deniz savaşı Osmanlıların mutlak zaferiyle bitmiş; zafer, Boğdan seferinden henüz dönen Kanuni’ye ulaştığında, önce gelen haberi ayakta dinlemiş, ardından da bütün imparatorluk topraklarında şenlikler yapılmasını emretmişti.

Bu savaştan sonra Akdeniz bir Osmanlı gölü haline gelmiştir.